Makul Sürede Yargılanma Hakkı ve İnsan Hakları Tazminat Komisyonu
Giriş
Makul sürede yargılanma hakkı, adil yargılanma hakkının en temel unsurlarından biridir. Yargılamaların gereksiz yere uzaması, bireylerin hak arama özgürlüğünü ihlal ettiği gibi, toplumun adalet sistemine olan güvenini de ciddi biçimde zedelemektedir. Hukuk devletinin en önemli unsurlarından biri olan adil yargılanma hakkı, yalnızca doğru kararların verilmesini değil, aynı zamanda bu kararların etkili, zamanında ve eksiksiz bir şekilde uygulanmasını da içermektedir.
Bu bağlamda, makul sürede yargılanma hakkı hem Anayasa hem de uluslararası sözleşmeler ile güvence altına alınmıştır. Bununla birlikte, yargılamaların uzun sürmesi ve kararların icrasında yaşanan aksaklıklar nedeniyle doğan hak ihlalleri, iç hukukta oluşturulan Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Tazminat Komisyonu tarafından telafi edilmeye çalışılmaktadır.
Normatif Çerçeve
Anayasal Düzenlemeler
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 36. maddesi, herkesin meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip olduğunu düzenlemiştir. Ayrıca, Anayasa’nın 141/4. maddesi, davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılmasının yargının görevi olduğunu hüküm altına alarak, makul sürede yargılanma hakkını açıkça güvence altına almıştır.
Uluslararası Düzenlemeler
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesi, herkesin davasının “makul süre” içerisinde ve bağımsız bir mahkeme tarafından görülmesini öngörmektedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), içtihatlarında yargılamaların uzun sürmesinin tek başına adil yargılanma hakkının ihlali anlamına gelebileceğini vurgulamaktadır.
Tazminat Komisyonu ve Görev Alanı
Kuruluş Amacı
Türkiye’de yargılamaların uzun sürmesi ve yargı kararlarının etkili şekilde icra edilmemesi nedeniyle yaşanan hak ihlallerinin önlenmesi amacıyla, 6384 sayılı Kanun ile Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Tazminat Komisyonu kurulmuştur. Komisyon, bireylerin uğradıkları zararların tazmini yoluyla, hak ihlallerinin telafisini ve adaletin etkin bir biçimde sağlanmasını amaçlamaktadır.
8. Yargı Paketi ile Yapılan Değişiklikler
Mart 2024 tarihinde kabul edilen 8. Yargı Paketi ile 6384 sayılı Kanunda önemli değişiklikler yapılmıştır:
– Madde 2/3-a: Ceza hukuku kapsamındaki soruşturma ve kovuşturmalar ile özel hukuk ve idare hukuku kapsamındaki yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı iddiasıyla yapılan manevi tazminat taleplerinin Komisyonun görev alanına girdiği düzenlenmiştir.
– Madde 5/A: Komisyona müracaatın, soruşturma, kovuşturma veya yargılama sürecinde ya da en geç kesin kararın öğrenilmesinden itibaren bir ay içinde yapılacağı hükme bağlanmıştır. Haklı mazeret nedeniyle süresinde başvuru yapılamayan hallerde, mazeretin kalkmasından itibaren 15 gün içinde müracaat mümkündür.
Başvuru Usulü ve Süreci
Komisyona başvurular doğrudan Adalet Bakanlığı Tazminat Komisyonu’na elden veya posta yoluyla yapılabileceği gibi, adliyelerden başsavcılık aracılığıyla da gönderilebilir. Ayrıca avukat aracılığıyla takip edilmesi mümkündür.
Başvuru için gerekli belgeler şunlardır:
– İhlali ve tazminat talebini içeren dilekçe
– Kimlik fotokopisi
– Dava dosyasına ilişkin bilgiler (mahkeme adı, esas/karar numarası vb.)
– Yargılamanın süresini ve ihlali gösterir belgeler
Tazminatın miktarı, Komisyon tarafından yargılamanın süresi ve bireyin uğradığı maddi–manevi zarara göre belirlenmektedir. Başvurunun kabul edilmesi halinde, ödeme Hazine tarafından karşılanır.
Komisyon kararına karşı idare mahkemelerine başvuru mümkündür. Komisyon, kural olarak başvuruları 9 ay içinde sonuçlandırmak zorundadır. Kararın kesinleşmesinden itibaren tazminat, 3 ay içinde Adalet Bakanlığı tarafından ödenmektedir. Vekil ile temsil edilen hallerde ödeme, avukatın hesabına yatırılır.
Kararların İcrası ve Hak İhlalleri
Adil yargılanma hakkı yalnızca doğru bir kararın verilmesiyle değil, bu kararın zamanında ve eksiksiz icra edilmesiyle anlam kazanmaktadır. Kararların geç, eksik veya hiç uygulanmaması da adil yargılanma hakkının ihlali sonucunu doğurur. Komisyon, bu tür durumlarda da uygun tazminat belirleyerek bireysel mağduriyetlerin telafisine katkı sağlamaktadır.
Sonuç
Makul sürede yargılanma hakkı, bireylerin temel hak ve özgürlüklerinin korunmasının yanı sıra, hukuk devletine duyulan güvenin sürdürülmesi açısından da büyük önem taşımaktadır. Uzun süren yargılamalar ve icra edilmeyen kararlar, hem bireysel hem de toplumsal ölçekte adalet duygusunu zedelemektedir.
Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Tazminat Komisyonu, bu bağlamda bireylerin mağduriyetlerini telafi etmeye yönelik önemli bir mekanizma olarak işlev görmektedir. Bununla birlikte, bu sistemin başarısı, yalnızca Komisyonun etkin çalışmasına değil, aynı zamanda yargı reformlarının bütüncül şekilde hayata geçirilmesine bağlıdır.